2018 Temmuz’unun ikinci haftasında rotamızı ilk kez gidip tecrübe edeceğimiz Bolu Aladağ’a çevirmiştik. Yer hakkında hiçbir fikrimiz olmadan sadece okuduklarımıza dayanarak gidecektik. Lisedeyken Odayeri Yaylası’nda kamp yaptığımız zamanlarda, liderlerimiz Aladağ’da da bir kamp alanı olduğundan ve orada daha profesyonel kampçılık yapıldığından bahsederlerdi. Birkaç izci grubunun da kamp yaptığını duyardık ancak o zamanlar bizim gitme fırsatımız hiç olmamıştı.
Küçük bir grup ile gitme fikri ile yola çıkmışken sayımız birden 16 kişiyi bulunca planlarımızı da buna göre yapmaya başladık 🙂 Biz oldukça kalabalık bir grupla, arasında 3 çocuk ve 2 gebe ile birlikte bir kamp yapacağımızdan gölet kenarında alelade bir alana kamp atmayalım diye düşündük 🙂 Ve Aladağ’daki kamp alanı olan Göksu Tabiat Parkı içerisine girdik. Uzunlamasına olan gölün bir ucunda Göksü Tabiat Parkı, diğer ucunda ise Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı olan Aladağ Gençlik Kampı bulunuyor. Bireysel olarak gittiğimizde Gençlik Kampı’nda kalabalık bir organizasyonla karşılaşma ihtimalimiz olabileceğinden bu kez Göksu Tabiat Parkı’nı tercih ettik.
2020 Edit: Covid-19 sonrası ilk kamp tecrübesi olarak sakinliği ve korunaklı bir alan olması sebebiyle Göksu Tabiat Parkı’nı tercih ettik.
Bolu Aladağ Kamp Alanı’nda Neler Var?
⇒ Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü‘ne bağlı olan Göksu Tabiat Parkı özel kamp alanı olarak hizmet veriyor.
⇒ Giriş ücretli (2020 Edit: Otomobil girişi 15TL, artı çadır başı gecelik konaklama ücreti 30 TL)
⇒ Kamp alanı girişinde otopark bulunuyor. Ayrıca göle paralel şekilde devam eden tesis içi yolda, kamp kurduğunuz noktaya yakın aracınızı koyabilirsiniz.
⇒ Kamp alanında hazır kurulmuş çadırlar ve aynı zamanda kiralanabilen bungalow evler de var. (Nitekim aşırı yağmur sonrası çadırları su alan bir çift arkadaşımız geceyi bungalowda geçirdiler.)
⇒ Özel bir kamp alanı olduğundan girişte küçük bir restoran mevcut, biz hiç kullanmadık ama dilerseniz bu restoranda yemek yiyebilirsiniz.
⇒ Girişteki restoranın solundan devam eden yolda, kamp alanına ait tuvaletler mevcut. Yeterince temizler.
⇒ Tesise ait oldukça sık yerleştirilmiş çöp konteynerleri mevcut. Kamp sonunda çöplerinizi rahatlıkla atabilirsiniz.
⇒ Alanın çeşitli yerlerinde çeşmeler bulunuyor. Bu anlamda su sorunu yaşanmıyor.
⇒ Kamp alanında göl kenarını izleyerek gidiş-dönüş 3 kmlik bir yürüyüş güzergahı mevcut. Yürüyüş yolu en son çitlerle kesiliyor, farklı bir özel mülk başlıyor diye düşünüyoruz.
⇒ Telefon ve internet çekiyor, 7/24 ulaşılması gereken bir işiniz varsa rahatlıkla gelebilirsiniz.
⇒ Göl kenarında kamp yapmayı sevenler için engin bir göl manzarası var.
⇒ Odun toplamaya kısmen müsait, odun toplama şartlarını tesise sormakta fayda var. Çok sık bir ormanlık alan sayılmaz. Kuru odun yanımızda olsun derseniz yanınızda getirebilirsiniz. Biz bu kampa kuru odunları keresteciden alarak gelmiştik örneğin.
⇒ Genel anlamda imkanları geniş bir alan olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca yol Bolu’dan sonra genelde asfalt olduğundan ulaşım açısından da çok sıkıntı değil. Bu sebeplerle yeni kamp yapmaya başlayan kampçılar için Kamp101 tadında ideal bir lokasyon.
Bolu Aladağ Kamp Alanı’nda Neler Yok?
⊗ Market veya büfe bulunmuyor. Sadece girişte bahsettiğim gibi bir restoran tarzı ufak bir işletme var. Ancak ihtiyaçlarınızı karşılayacak seviyede değil, bu sebeple tüm erzağınızı yanınızda yetirmenizde fayda var.
⊗ Gürültü, korna sesi, hava kirliliği ve gereksiz aydınlatmalar yok 🙂 Aydınlatma olmadığı için gece oldukça karanlık olduğunu belirtmekte fayda var. Kamp lambası oldukça iş görüyor.
Bolu Aladağ Kamp Alanı’nda Nelere Dikkat Etmeli?
♠ Hava sıcaklığı: Aladağ Göleti oldukça yüksek sayabileceğimiz 1400 rakımda bulunuyor. Gece sıcaklık hatırı sayılır derecede düşüyor. Mutlaka hava şartlarına uygun polar, mont, tayt gibi giyecekleri yanımızda bulundurmamız gerekir. Uyku tulumlarımızın da buna uygun olması faydalı olacaktır. Yağış ihtimaline karşın mutlaka yedek kıyafet ve ayakkabı da unutulmamalı. Nitekim bizim kamp yaptığımız gün bir saate yakın oldukça yoğun sağanak aldı. Gece yaz aylarında bile sıcaklıkların 8-12 derece civarlarına düşebildiği bir lokasyon. Temmuz ayında ateş başında kabanla oturmaya hazırlıklı olabilirsiniz 🙂
♠ Yabani hayvanlar: Yabani hayvanlar konusunda pek tedirgin olmadık çünkü kamp alanı oldukça kalabalıktı ve özel bir işletme olduğundan sanki hayvanlar gelmezmiş gibimize geldi 🙂 Gece boyunca ateş başında sürekli oturan birileri oldu, balıkçılar da tüm gece alandalardı diyebiliriz.
♠ Çöp: Her kampta olduğu gibi bu kampta da çöplerimizi ardımızda bırakmadık. Alan içinde çöp konteynerleri de olduğundan çöp bırakmamaya azami dikkat göstermeliyiz. Ancak maalesef alanın biraz ilerisinde kısa bir yürüyüş sonrası arkadaşlarımız çok büyük bir çöp yığını ile karşılaştı, işletmecinin uyarılması için gereken kurumlara başvurular yapıldı ve işletmeci uyarıldı. Tekrarlanmayacağını umuyoruz. Maalesef çöp bırakma konusunda toplumumuzda oldukça derin bir ihmal söz konusu.
Bolu Aladağ Kamp Alanı Hakkında Genel Bilgi
İletişim ve yol tarifi gibi bilgileri bulabileceğiniz resmi sitesinden tabiat parkı hakkında genel bilgileri araştırabilirsiniz.
Bolu Göksu Tabiat Parkı herkese açık bir işletme, alan içine girdikten sonra herhangi bir noktaya çadırlarınızı kurabilirsiniz. Biz oldukça kalabalık olduğumuzdan ve kuracağımız çadır sayısı fazlalığından dolayı biraz ilerleyerek açık bir alana çadırlarımızı kurduk. Ancak tek veya en fazla iki çadırınızın olduğu durumlarda girişin hemen yakınında ağaç altında da güzel yerler mevcut. (2020 Edit: İkinci gelişimizde girişte göl kenarında ağaç altında bir alana çadırımızı kurduk, çok daha keyifli olduğunu söyleyebilirim.)
Gölün diğer kıyısında ise Aladağ İzci Kampı mevcut, bu alanda önceden organize edilmiş izci kampları olabileceği için işletmeyi önceden aramakta fayda var. Biz bu kamp alanını hiç tecrübe etmedik.
Bolu Aladağ Göksu Tabiat Parkı Kamp Tecrübemiz:
2018 Temmuz’unda her hafta kamp yapacağız mottosuyla yola çıkıp, kendimizi epey gaza getirmiştik. İkinci lokasyonumuz Bolu Aladağ Göleti oldu. Buranın en sevdiğim yanı göl manzarasının alabildiğine olması, balıkçılarla birlikte çok güzel kareler sunması ve oldukça dinlendirici atmosferi oldu. 1400 rakımda bulunduğundan tertemiz ve serin bir yayla havası sunuyor size.
Kamp alanına varıp çadırları kuracağımız yere karar verdikten sonra yağmurun yağacağını hissedip hızlıca çadırları kurmaya karar verdik öncelikle, iyi ki de kurmuşuz. Yarım saat kadar aralıksız sağanak yağmur altında kaldık, bu süre epey umutsuz geçti diyebilirim 🙂 Hiç dinmeyecek gibiydi. Bu şekilde yağmur yağmaya devam ederse gece çadırları toplayıp gidebilirdik bile. Neyse ki yağmur dindi ve tertemiz güneşli bir hava çıktı ardından. Yayla bunlar, herşey olabiliyor, hazırlıklı olmak şart 🙂
Yağmur da dinince peşinden hemen bir mangal partisi, çılgınca fotoğraf çekmeler balıkçıları izlemeler derken akşamı ettik. Kamp ateşimizi çoktan yakmış, ıslanan çorap ve ayakkabılarımızı kurutmaya çalışıyorduk 🙂 Çocuk ile kampa gidiyorsanız birden fazla yedek kıyafet ve ayakkabı götürmeniz gerektiğini de bu kampta acı bir şekilde tecrübe ettim 🙂 Ama keyfimizi kaçırmadık, yolumuza devam ettik.
Ateş başı muhabbeti ve kamp klasiği çikolatalı muzlarımızı da gömdükten sonra herkes uykuya teslim oldu. Ertesi sabah kalabalık bir kahvaltının ve muhabbetin ardından toplanma vakti geldi.
Yeni bir yer keşfetmiş olduk böylelikle. Göl manzarasının ve akşam sessizliğinin oldukça huzur verici olduğunu yinelemeden geçemeyeceğim.
2020 Edit: Covid-19 bütün düzenimizi değiştirdikten sonra ilk kamp tecrübemizi yine Bolu Aladağ’da yaşadık. Haftaiçi gittiğimizden oldukça sakin ve huzurluydu. Aylar süren pandemi etkileri sonrasında tekrar doğaya dönebilmek ilaç gibi geldi. Nicesini yaşayabiliriz umarım!
Keyifli kamplar, doğayla kalın!
Kitap ve Seyahat 