KİTAP, TÜRK EDEBİYATI KLASİKLERİ

Mai ve Siyah – Halit Ziya Uşaklıgil

  • Yazar: Halit Ziya Uşaklıgil
  • Yayınlandığı Yıl: 1897
  • Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları (2018)
  • Sayfa: 264
  • Mekan: İstanbul

Çok sevdiğim bir kitap serisi olan Türk Edebiyatı Klasikleri Dizisi’nden sıradaki kitabım, edebiyatımıza modern romanları ilk kez kazandıran yazarımız olarak bilinen Halit Ziya Uşaklıgil’in eseri “Mai ve Siyah”

Her şeyden önce hüzünlü bir kitap “Mai ve Siyah”. Edebiyatın kendisini, yazma işinin ne kadar zorluklarla dolu olduğunu, maddi imkansızlıkları, geçmiş matbaaları, bir edebiyat serüveni içerisinde Ahmet Cemil karakterinin inişli çıkışlı hayatını okuyoruz.

Hayalleri peşinde koşan bir gencin başına daha ne gelebilirdi ki diyebileceğiniz, biraz ümitsizliklerle dolu bir eser. Ama edebi yönü öyle doyurucu ki, camı açıp bağıra bağıra şiir okuma isteği uyandırıyor 🙂 Bir eser ki, mai bir gecede başlayan bu yolculukta, insana başını göğe çevirip, yıldızlara daha çok bakma isteğini; bir yıldız yağmuru altındaki semada her bir ışığı bir elmasa benzetme hissini okuyucuya da geçiriyor.

Raci ve Vehbi’ye içinizden ince ince kin duyacağınız, eserin zavallı kadınları olan İkbal’e ve Raci’nin karısına derin bir hüzün biriktireceğiniz, Ahmet Cemil’in annesi Sabiha Hanım’la birlikte gözyaşı döküp, Ahmet Cemil’in gözlerinden Lamia’ya bakacağınız bir eser “Mai ve Siyah”. Dönemin edebi gelişimini, Bab-ı Ali çevresinin Türk basın ve sanat tarihindeki önemini, matbaaların basın dünyasındaki yerini, yazarlığın zorluklarını anlamak için de harika bir fırsat.

Ansızın gelen felaket insanları en çok ümide sarıldıkları zamanda zedelemekten haz alır. – Sy.33

Türk Edebiyatı Klasikleri’nde yerini en çok dolduran kitaplardan biri olduğunu hissettiğim bir eser ayrıca. İsminin neden “Mai ve Siyah” olduğunu öğrenmek için ise son sayfaya kadar okuyarak sabretmeniz gerekiyor, tadı kaçmasın diye bu konuda ipucu vermemeye çalıştım 🙂 Tanzimat Dönemi yazarlarından sonra gelen akım olan Servet-i Fünun dönemi yazarları arasında, roman türünün en bilinen yazarı olarak Halit Ziya Uşaklıgil kabul ediliyor. Mai ve Siyah ise yazarın yüzü batıya dönük romanlarından. Daha önce Tanzimat Dönemi yazarlarını okuduysanız, aradaki dönemsel farkı, edebiyatın gelişimini ve yazarların bakış açıları arasındaki dönüşümü de fark edebiliyorsunuz.

Ahmet Cemil’in edebi serüveni başlangıçta büyük ümitler, Fransız şairlerin kattığı romantik hava, ardından gelen talihsizlikler ve bu talihsizliklerin tetiklediği ümitsizlikler ile dolup taşıyor. Bu serüveni başından sonuna okumak ise bu serüvende karakterlerle birlikte aynı hislerle dolup taşmak anlamına geliyor.

Aman Yarabbi! Sevmek bu muydu? İnsanı sanki bir mengene içinde sıkıp sıkıp da birisinin ayakları altına ezik, bitik, can çekişerek atmak isteyen bu öldürücü şey, sevmek bu muydu? – Sy.137

Bu serüvende herkese keyifli okumalar!

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s