KİTAP, ROMAN

UÇURTMA AVCISI – KITE RUNNER – KHALID HOSSEINI

  • Yazar: Khalid Hosseini
  • Yayınevi: Everest Yayınları
  • Sayfa: 375
  • Yazım Yılı: 2003
  • Yer: Afganistan

Geçen yıl Temmuz ayında aldığım, okuma listeme eklediğim ancak bir türlü okumaya kendimi hazır hissetmediğim Uçurtma Avcısı’nı nihayet okuyabildim. Sarsıcı olduğunu, psikolojiye oynadığını az çok tahmin edebiliyordum, ki bunca ertelememin sebebi de buydu. Nasılsa sonbahar depresyonuna gireceğim, biraz da kitaptan dolayı depresif olurum bir şey kaybetmem diyerek Ekim ayında aldım elime kitabı 🙂

Kitapla ilgili yegane yorumum : “Sarsıcı” Bu tespitin üzerine ne eklesem, ne yazsam, ne konuşsam bence az geliyor. Kitap kendini öyle güzel anlatmış ki, üzerine birşey yazmak saygısızlık olurmuş gibi geliyor.

Afganistan’ın 70li yıllardan itibaren girdiği süreci, iki arkadaş hatta “kardeş kadar yakın” olan Emir ve Hasan’ın hikayesi içinde görüyoruz. Önce herşey çok güzel başlıyor, güzel bir bahçe içinde lüks ve güzel bir ev, tertemiz ve kendi küçük hayatlarında mutlu iki çocuk ve çocuksu hayatları.. Sonra ise maalesef herşey olabildiğine çirkinleşip, iç karartıcı bir hal alıyor. Kendimi çok zorlayarak okuduğum satırlar oldu. Okurken böyle şeylerin hayatın içinde gerçekten olabildiğini bilmek kanıma dokundu. Ama yok saymak bir yerlerde bu olayların olmadığı anlamına gelmiyor maalesef.. O yüzden kendimi zorlayarak da olsa okudum.

Herşeye rağmen aslında kitabın oldukça akıcı bir dile, kendine has bir üslubu var. Hele ki bazı yerlerde buruk bir gülümseme oturuyor dudaklarınıza..

“Yalnızca bir gülümsemeydi, hepsi bu. Her şeyi düzeltmiş değildi. Hiçbir şeyi düzeltmemişti. Belli belirsiz bir tebessüm. Minicik birşey. Ormandaki bir yaprak; ansızın havalanan bir kuşun kıpırdattığı bir yaprak.”  – Emir

Afganistan hakkında birçok şeyi bilmediğimi ve bugüne kadar da oldukça önyargılı yaklaşmış olduğumu farkettiğimi de eklemeden geçemeyeceğim.

Hasan’ın fedakarlıkları, o kocaman yüreği ve herşeye rağmen hiç eksilmeyen o çocuksu iyiliği eminim her okuyanda ağlama isteği uyandırmıştır.

“Senin için bin tane olsa yakalarım” – Hasan

Hasan’ın ve sonrasında maalesef kendisi gibi acı çeken oğlu Sohrab’ın dramı da herkesin yüreğine oturmuştur. Emir ise gitgelleri içinde aslında kendine has bir acısı olan bir yürek bence. Belki yaptıkları için çoğu insan onu yargılayıp, affetmeyecektir ama hastalıklı bir yürekten sağlıklı kararlar vermesini beklemek de çok doğru olmaz..

“Çünkü gerçeği söylemek gerekirse, hep Baba’nın benden az çok nefret ettiğini hissederdim. Neden etmesin ki? Herşey bir yana, sevgili, biricik karısını, güzeller güzeli prensesini öldürmüştüm, öyle değil mi? Buna karşılık da, en azından Baba’ya benzeme nezaketini gösterebilirdim. Oysa ona hiç çekmemiştim. Hem de hiç.” – Emir

“Hasan’la aynı memeden süt emmiştik. İlk adımlarımızı aynı bahçede, aynı çimenlerin üzerinde atmıştık. Ve ilk sözcüklerimizi aynı çatının altında söylemiştik. Benimki Baba idi. Onunkiyse Emir. Benim adım. Şimdi geriye bakınca, 1975 yılında olanların kökeninde işte bu iki sözcüğün yattığını görüyorum.” – Emir

Belki klasik olacak ama, bazen klasikler gerçeği anlatır, ancak çok kez tekrarlandıkları için anlamlarını yitiriler: “Savaşın olmadığı, çocukların mutlu olduğu ve anne babalarından ayrı düşmedikleri, gerçekten çocukluklarını yaşadıkları barış dolu günler diliyorum..”

“UÇURTMA AVCISI – KITE RUNNER – KHALID HOSSEINI” için 2 yorum

  1. Yaklaşık 3-4 sene önce okuduğum ve beni en çok etkileyen kitaplardandır “Uçurtma Avcısı”. Çok güzel bir yorum olmuş, elinize sağlık. Sevgiler 💫

    Beğen

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s